Güvende Değiliz!
Düşünmekten çok yoruldum, psikolojim altüst oldu, hırsımı kelimelerden çıkarıyorum. Oğlumu alıp nerelere gitsem de terörden etkilenmese. Daha mutlu günlere uyanılan bir yer yok mu?
Bizim ülkemiz güvenliydi, huzurluyduk biz. Ne hale getirdiniz? Tarih bu günleri bir delinin hatıra defteri diye tanımlayacak ama biz o günleri bizzat yaşıyoruz ne yazık ki. Yakında ülkede terörden etkilenmemiş bir aile dahi kalmayacak. Ekonomi berbat vaziyette ama umrumuzda bile değil çünkü canımızın derdine düştük. Etrafımız canlı bombalarla doldu. Yaşanılacak yer olmaktan çıktı bu ülke. Sevdiklerimize bir şey olmasın diye aklımız çıkıyor.
Burnumuzun dibinde, Atatürk Havalimanında, hayatımın bir döneminin geçtiği yerde, birçok arkadaşımın halen çalıştığı yerde, benim ve çevremdeki herkesin seyahat esnasında kullandığı yerde, her an birimizin olabileceği bir yerde bombalar patlıyor, çatışma oluyor, insanlar yaralanıyor, ölüyor ve güvenlik önlemi olarak interneti yavaşlatıp sosyal medyayı yasaklıyorlar. Sonra ne hikmetse herkes bu olaya kilitlenmişken, hemen mecliste toplanıp kanun tasarılarını onaylamaya başlıyorlar. Ben ve benim gibi düşünen, çevremdeki herkes durumun farkında ve yaptıklarını yemiyoruz. Sadece içinde olmaktan, terörü yaşamaktan, isyanlarımıza rağmen bir kesimin beyinsiz olup da beyni olanlarla aynı kefeye konulmasından çok sıkıldık. Sebepleri biliyoruz, sonuçları biliyoruz ama ne isyanımız bir işe yarıyor ne de birilerine anlatma çabalarımız.
Hatırlarsanız Ramazan ayında en çok kullanılan sözler şunlardır: "Ramazandan sonra yaparız", "Aman bi Ramazan geçsin de" "Hele bi bayram gelsin az kaldı". Çünkü aç olan insan sadece iftarda yiyeceği yemeği düşünüyor. O yüzden Ramazanda ne yapsanız kimsenin sesi çıkmaz. Bunu söylemek zorunda olduğum için üzgünüm ama artık uyanın. Bizi 1 ay aç bırakıp, düşünme yeteneğimizi elimizden alıyorlar. Yani suç sadece diğer yüzde olarak bahsettiğimiz kesimde değil. Sonra bütün olanları oruç tutmayanlara bağlayıp, inançlarımızı sömürmeye devam ediyorlar. İzin vermeyin artık, inanmayın! Yeter!
Şunu da unutmayın ki, artık hiçbir devlet kurumu bizim güvenliğimiz için çalışmıyor. Herkes kendi çıkarlarının peşinde, kimse bizleri, halkı umursamıyor!
Hırsım çok büyüdü yaa, içimdeki öfke çok büyüdü. 5 yaşındaki çocuğun bunlar yüzünden ölmesini seyretmek istemiyorum ben artık. Huzur istiyorum yaşadığım yerde. Hakikaten artık #GüvendeDeğiliz!
Bizim ülkemiz güvenliydi, huzurluyduk biz. Ne hale getirdiniz? Tarih bu günleri bir delinin hatıra defteri diye tanımlayacak ama biz o günleri bizzat yaşıyoruz ne yazık ki. Yakında ülkede terörden etkilenmemiş bir aile dahi kalmayacak. Ekonomi berbat vaziyette ama umrumuzda bile değil çünkü canımızın derdine düştük. Etrafımız canlı bombalarla doldu. Yaşanılacak yer olmaktan çıktı bu ülke. Sevdiklerimize bir şey olmasın diye aklımız çıkıyor.
Burnumuzun dibinde, Atatürk Havalimanında, hayatımın bir döneminin geçtiği yerde, birçok arkadaşımın halen çalıştığı yerde, benim ve çevremdeki herkesin seyahat esnasında kullandığı yerde, her an birimizin olabileceği bir yerde bombalar patlıyor, çatışma oluyor, insanlar yaralanıyor, ölüyor ve güvenlik önlemi olarak interneti yavaşlatıp sosyal medyayı yasaklıyorlar. Sonra ne hikmetse herkes bu olaya kilitlenmişken, hemen mecliste toplanıp kanun tasarılarını onaylamaya başlıyorlar. Ben ve benim gibi düşünen, çevremdeki herkes durumun farkında ve yaptıklarını yemiyoruz. Sadece içinde olmaktan, terörü yaşamaktan, isyanlarımıza rağmen bir kesimin beyinsiz olup da beyni olanlarla aynı kefeye konulmasından çok sıkıldık. Sebepleri biliyoruz, sonuçları biliyoruz ama ne isyanımız bir işe yarıyor ne de birilerine anlatma çabalarımız.
Hatırlarsanız Ramazan ayında en çok kullanılan sözler şunlardır: "Ramazandan sonra yaparız", "Aman bi Ramazan geçsin de" "Hele bi bayram gelsin az kaldı". Çünkü aç olan insan sadece iftarda yiyeceği yemeği düşünüyor. O yüzden Ramazanda ne yapsanız kimsenin sesi çıkmaz. Bunu söylemek zorunda olduğum için üzgünüm ama artık uyanın. Bizi 1 ay aç bırakıp, düşünme yeteneğimizi elimizden alıyorlar. Yani suç sadece diğer yüzde olarak bahsettiğimiz kesimde değil. Sonra bütün olanları oruç tutmayanlara bağlayıp, inançlarımızı sömürmeye devam ediyorlar. İzin vermeyin artık, inanmayın! Yeter!
Şunu da unutmayın ki, artık hiçbir devlet kurumu bizim güvenliğimiz için çalışmıyor. Herkes kendi çıkarlarının peşinde, kimse bizleri, halkı umursamıyor!
Hırsım çok büyüdü yaa, içimdeki öfke çok büyüdü. 5 yaşındaki çocuğun bunlar yüzünden ölmesini seyretmek istemiyorum ben artık. Huzur istiyorum yaşadığım yerde. Hakikaten artık #GüvendeDeğiliz!
Yorumlar
Yorum Gönder